“`html
T24 Haber Merkezi
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, NATO Dışişleri Bakanları Gayriresmi Toplantısı sonrası yaptığı açıklamalarda önemli bilgiler paylaştı. Bakan Fidan, İstanbul’da gerçekleştirilecek olan Rusya-Ukrayna barış görüşmelerine dair şunları belirtti: “Bu tür ziyaretler, barış için gerekli olan iradenin nihayet ortaya çıkmaya başladığını gösteriyor. Taraflar arasında bir uyum sağlandığında ve güven tesis edildiğinde barış yolunda önemli bir ilerleme kaydedilmiş olacak. Umut için yeterli nedenlerimiz olduğunu düşünüyorum.” Ayrıca Fidan, ABD’nin Suriye’ye yönelik yaptırımların kaldırılmasına yönelik kararını ve bugün düzenleyeceği üçlü görüşmeyi de gündeme getirdi.
Fidan’ın açıklamalarından önemli noktalar:
“Antalya’daki toplantılar, NATO’nun Avrupa-Atlantik güvenlik politikalarındaki kritik rolünü fazlasıyla vurguladı. Avrupa’nın güvenliği NATO ile iç içedir. Türkiye, NATO ittifakının en büyük ikinci ordusuna sahip olarak, askeri yetenekleri ve savunma sanayii kapasitesiyle Avrupa’nın güvenlik yapısında önemli bir konumda yer alacaktır.”
“Bu mimari günümüz koşulları çerçevesinde yeniden şekillenmektedir. Bu dönemde, güvenlik alanındaki tüm adımların gereksiz tekrarlar ve ayrışmalar yaşamadan atılmasını umuyoruz. Bu konuları hem çok taraflı görüşmelerde hem de ikili ilişkilere dair tartışmalarda gündeme getirdik.”
“Avrupa Birliği, savunma sanayii ile ilgili son gelişmeleri duyurdu. Bu girişimlerin başarılı olabilmesi için, NATO uyumunun sağlanması kritik önem taşımaktadır. AB üyesi ülkelerden, savunma işbirliği planlarının müttefikler arasında herhangi bir kısıtlama olmaksızın yürütülmesini bekliyoruz. Türkiye gibi AB’ye üye olmayan ülkelerin de bu süreçte tam yer alması başarıyı getirecektir.”
Rusya-Ukrayna Barış Görüşmeleri: “Umutlu Olmak İçin Yeterli Sebeplerimiz Var”
Antalya’daki gündemimizde uluslararası meseleler önemli yer tutuyordu. Rusya ile Ukrayna arasındaki çatışmanın sona erdirilmesi yönündeki çabalar yoğunlaşmış durumda. Türkiye olarak her iki ülkeyle de güçlü ilişkilere sahibiz ve Ukrayna’nın bağımsızlık, egemenlik ve toprak bütünlüğünü destekliyoruz. Savaşın başından itibaren adil ve kalıcı bir barışın yalnızca müzakerelerle sağlanabileceğine inandık ve bu konudaki hazırlığımızı sürdürüyoruz.
Bugün, Ukrayna Cumhurbaşkanı Sayın Zelenski, Cumhurbaşkanımızla Ankara’da biraraya gelecek. Rusya’dan gelen teknik heyet İstanbul’da bulunuyor ve Amerikan heyeti de bu kente gelerek görüşmelere katıldı. Dışişleri Bakanı Sayın Rubio da Antalya’da bizimle olacak. Bu ziyaretler, barış yönünde bir iradenin gelişmekte olduğunu kanıtlıyor. Taraflar arasında uyum sağlandığında çok önemli bir aşama kaydedileceğine inanıyorum. Umarım, adil ve kalıcı bir barışın tesisinde önemli bir adım atılmış olur.”
“Suriye Üzerine Yapılan Çaba ve Sonuçları”
Bugün, Suriye’deki yeni durumu mevkidaşlarımla masaya yatırdık. Suriye’nin istikrar ve güvenliği konusundaki mutabık kalmamız kritik. Bu hedefe ulaşılamaması, global sorunlar doğurabilecektir. Bu nedenle, Suriye’nin sorunlarının üstesinden gelinmesi ve yeniden inşası için ortak bir çaba sergilenmesi elzemdir. Türkiye olarak Suriye’nin uluslararası topluma daha fazla entegre olması için çalışmalarımıza devam ediyoruz.
Geldiğimiz noktada, bu çabaların sonuç vermeye başlamasını görmekten memnuniyet duyuyoruz.
ABD-Suriye-Türkiye Üçlü Dışişleri Bakanları Toplantısı
Dün Riyad’da ABD Başkanı, Suriye Cumhurbaşkanı ve Suudi Arabistan Veliaht Prensi bir araya geldi. Cumhurbaşkanımız da bu toplantıya çevrimiçi olarak katıldı. Bu görüşme, Suriye’ye yönelik yaptırımların kaldırılması yönündeki önemli bir adımdı. Bugün, ABD Dışişleri Bakanı Rubio ve Suriye Dışişleri Bakanı Şeybani ile bir araya gelerek detayları görüşeceğiz.
Öte yandan, İsrail’in sebepsiz saldırıları Suriye üzerinde ciddi bir tehdit oluşturuyor. Suriye’nin istikrarsızlaşması kimseye fayda sağlamayacaktır. Suriye’nin bütün bileşenlerinin güvenliği, merkezi hükümetin sorumluluğundadır. Şam yönetimi, kapsayıcılık konusunda gereken titizliği göstermektedir. Suriye, DEAŞ dahil tüm terör örgütleriyle kararlı bir şekilde mücadele etmektedir. Uluslararası toplumun bu yaklaşımı desteklemesi gerekiyor. Bazı bölge ülkeleri ile birlikte Suriye’nin DEAŞ ile mücadelesini güçlendirmek için adımlar atıyoruz.
Antalya’da gerçekleştirdiğimiz ikili görüşmelerde Gazze’deki durum da ele alındı. Gazze’de ateşkes sağlanması ve insani yardımların kesintisiz bir şekilde ulaşması çok daha kritik bir hale gelmiştir. Ateşkes, bölgedeki gerginliği azaltmak için diplomatik gündemi rahatlatmak adına elzemdir. Hamas’ın ABD vatandaşı olan rehineyi serbest bırakması önemli bir adımdır. Türkiye olarak bölgesel barış için ateşkese yönelik tüm çabaları desteklemeye devam edeceğiz. Aynı şekilde, ateşkes sonrasında Gazze’nin yeniden inşası ve iki devletli çözüm için üzerimize düşeni yapmaya da hazırız.
Son günlerde Türkiye, yoğun bir diplomasi trafiğine ev sahipliği yapıyor. NATO Dışişleri Bakanları toplantısı, bu diplomatik çabaların önemli bir parçası oldu. Bu toplantı aracılığıyla Avrupa-Atlantik güvenliğine olan bağlılığımızı bir kez daha gösterdik. Önümüzdeki yıl NATO Zirvesi’nin Türkiye’de yapılacak olmasının katkı sağlayacağına inanıyoruz. Türkiye, NATO’daki sorumluluklarını yerine getirmeye ve ittifakın güçlenmesine katkı sağlamaya devam edecektir. Hem bölgesel hem de küresel barışın sağlanması için çalışmalarımızı sürdüreceğiz.
NATO’nun birliği ve dayanışmasının pekişmesi dileğiyle hepinize teşekkür ediyorum.
Rusya-Ukrayna Arasındaki Olası İstanbul Görüşmeleri
Dışişleri Bakanı Fidan, ABD merkezli The Washington Post’un “Ukrayna-Rusya arasında İstanbul’da gerçekleştirilecek müzakerelere dair son durum nedir? Rusya’ya uygulanan yaptırımlar hakkında ne düşünüyorsunuz?” sorusuna şu şekilde yanıt verdi:
“Her iki taraf da aslında ateşkes fikrine açık olduklarını ifade ettiler. Ancak her iki tarafın da bu konuda farklı beklentileri var. Ukrayna, şartsız bir ateşkes talep ederken, Rusya ise öncelikle bazı temel konuların netleştirilmesi gerektiğini belirtiyor. Bu durum, tarafların kendi şartlarına dayalı olarak görünmektedir. Bu sebeple müzakerelerin gerekli bir araç olduğuna inanıyoruz. Tarafların bir araya gelip, karşılıklı olarak uzlaştırıcı bir yaklaşım geliştirmesi lazım. ABD’nin özel temsilcisiyle başlatılan müzakereler ileri bir aşamaya gelmiştir ve taraflar giderek ABD’nin ortaya koyduğu politikalarla uyumlu bir noktaya ulaşmaya çalışıyor.
Burada, müzakerelerin devam etmesi oldukça önemli. Amacımız barışa ulaşmaksa, her iki tarafın da belirli uzlaşılara gitmesi gerekir. Arabulucular burada önemli bir rol oynamaktadır ve biz her zaman bu süreçte destek vermeye devam edeceğiz. Cumhurbaşkanımız şu anda Sayın Zelenski’yi Ankara’da ağırlıyor. Rus heyeti İstanbul’a gelmiş durumda, Amerikalı heyetin bir kısmı da burada. Avrupa Dışişleri Bakanları da toplantılara katılıyor. Şu anda Türkiye’de bir yoğun diplomasi trafiği yaşanıyor. Bu, Ukrayna’daki ateşkesin sağlanması için umarız netice verir.
SDG-Şam Anlaşması
Britanya merkezli Financial Times’a verdiği bir yanıtta, “Türkiye, SDG ile Şam yönetimi arasındaki anlaşmayı nasıl değerlendiriyor? Kürtlere tanınan özerkliği kabul ediyor mu?” sorusuna Fidan şu yanıtı verdi:
“YPG ile Şam arasında varılan bu mutabakatın temel ilkelerine baktığımızda, prensipte olumlu bulduğumuzu ifade ettik. Ancak bu beyanların yerine getirilmesini bekliyoruz. Anlaşmadaki maddeler gereği atılması gereken pratik adımlar var. Bu adımlar atıldığında, YPG’nin askeri yapılanmasının çözüme kavuşturulması ve Suriye’deki yeni ordunun yapısına entegre edilmesi mümkün olacaktır. Aynı zamanda, Suriye’de yaşayan Kürt halkının anayasal eşitlik içinde bütün haklardan yararlanması sağlanmalıdır. Bu yeni Suriye vizyonu, ulusal birlik arzusu üzerine kurulmalıdır. İstikrarlı bir Suriye için kapsayıcı bir hükümet modelinin gerekli olduğunu düşünüyoruz.”
Fidan, Rubio ve Şeybani Görüşmesinin Gündemi
Dışişleri Bakanı Fidan, ABD Dışişleri Bakanı Rubio ve Suriye Dışişleri Bakanı Şeybani ile yapılacak görüşmenin gündemindeki konulara dair şunları aktardı:
“Suriye konusunda uzun zamandır yürüttüğümüz diplomatik çabalar, herkesin malumudur. Cumhurbaşkanımızın önceki yönetim döneminde gerçekleştirdiği üst düzey temaslar sırasında, özellikle ABD yaptırımlarının kaldırılması meselesi gündeme geldi. Bu konuda, liderler arasında önceden başlayan bir ilişki etkisi var. Bu durum, yaptırımların kaldırılması yönünde yeni bir adım atılmasına vesile oldu. Bugün Sayın Rubio ve Sayın Şeybani ile gerçekleştireceğimiz toplantıda, bu kararlara uygun şekilde atılacak somut adımları tartışacağız.
Yaptırımların ötesinde, Suriye’de yapılması gereken daha birçok konu birikmiş vaziyette. Bölgeye ABD askerlerinin hangi şartlarla geldiği ile ilgili meselelerin ortadan kaldırılması, bu askeri varlığın sorunsuz bir şekilde sona erdirilmesi bakımından önem taşımaktadır. DEAŞ ile mücadele ve istikrar çalışmaları, bölgede güvenliğin sağlanmasında önemli roller üstlenecektir. Eğer yeterli güvenceler sağlanırsa, bölgede bir çatışma yaşanması önlenebilir. Sayın Trump ve yeni Pentagon yönetimi bu konudaki düşüncelerini daha önce de ifade ettiler. Bölgesel sahiplenme yaklaşımıyla, DEAŞ ile mücadele ve diğer terör unsurlarıyla etkin bir şekilde savaşmaya devam edeceğiz.”
“`
